CC'nin yani okunuşuyla Si-Si'nin S.S. kanunları gereği olması gereken duruma geldiğini görüyoruz yani. HadiBe LaytRum SiSi kullanacaksanız SS kanunları kapsamında o biçim yerleşim izni alıyorsunuz, siz para ile alıyorsunuz size yerleştiriveren ise Adobe oluyor tabi
"Cloud Contents" mi oluyor bu ? Karşılığıda da siz buluta yerleştiriyorsunuz, soft bir biçimde olsa gerek.
Adobe profesyonelleri düşünmüş bence. Yanında hiçbir şey taşımadan bulut hesabı ile bilgiyi beyninde taşıyan birisi Dünya'nın her yerinde işlerini sergileyebilir-paylaşabilir-satabilir vs. Sırf, sadece Adobe'un yazılımlarından 1-2'sini iyi bilmeniz yeterli olabilir.
Intel de öte yandan 2023'te (Yok, pardon 2020'deydi sanırım)öğrenebilen nervana mi CPU'ları çıkartıyor. Gerçi 2018'de büyük kuruluşlara tedarik etmeye başlayacakmış bile !.. Bu "nervana" lar yapay zekalı ve öğrenebilen işlemciler olacakmış ! Kullanıcıya özel işlemciler olacak, zamanla seni tanıdıkça senin ne yapmak istediğini yada ruh haline göre "Kanka çok sıkılmış gördüm seni ben sana youtube'dan birkaç big fail videosu açayım izle de gül" diyecek ve yapacak [:D] 16 çekirdekli işlemcinin 4'ü sen big fail izlerken senin RAW işleme stilini öğrenen "nervana" tarafından dün çektiğin fotoları buluttan indirip en az senin kadar RAW işleyecek. Yapay zekalı buzdolabına komut gönderecek, dolaptan cep teline görsel içerikli mesaj gelecek "En son 4 saat önce birşeyler yemiştiniz, nervana size günün bu saati için buzdolabınızda bulunan şu şu şu gıdaları öneriyor, kalori : 800, protein: 56, yağ:xxx , afiyet olsun"
Tabi insanların da öğrenmesi gereken çok şey var. Bilgi ve becerilerini böyle şirketlere danışıklı-dövüş hesabı satmaları, bir nevi sistemin irili-ufaklı, ucuzdan-pahalıya vahişelleri ve insanlığa ihanet edenleri !.. Sırf ne için bencil yada işte ailesini kayırmak istediğinden. Üstelik bir de bu tip kişilere böyle yerlerde güzel maaşlı iş yaptıklarından falan kutsal birşeyler de atfederler. Ekmek parası, ailesine bakıyor vb. O ise binlerce yıldır öğrendik ki Dünya'da bir yerde insanlık kötü şartlar altında yaşatılıyor ise bu durum er yada geç bütün insanları olumsuz biçimde etkiliyor. Sürüdeki uyanıklar "Ben çok çalışacağım veya çok iyi dolandıracağım sistemi ve aileme-çocuklarıma harika bir gelecek için maddi imkanlar sağlayacağım" düsturu ile yaşasa bile işte bir yerden bir şekilde beklenmedik bir anda çevresel faktörler onu yada çocuğunu kötü yönde etkileyebilecek. Hep olmuştur, düne kadar oldu, yarın da olacak bunlar çünki mevcut sistemin sömürü şartnamesine imzasını atarak kendisini ve ailesini gerektiği zaman ve yerde sistemin kurban etmesini bir yemin misali kabul etmiştir.
